• Paz. Kas 3rd, 2024

Ödemiş’in İlk ve Tek Kültürel Çıkış Noktası!

ÖDEMİŞLİ YAZAR GENÇLERLE BULUŞTU

Bynehir nagehan sayal

Nis 27, 2022

Ödemiş Belediyesi Çocuk Kitapları Fuarı kapsamında, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çeviribilim Bölümü Almanca Mütercim Tercümanlık Anabilim dalı öğretim üyesi Ödemişli Prof. Dr. Necdet Neydim konuk oldu.

Ödemiş Belediyesi Kültür Merkezi’nde gerçekleşen “Ergen ve Gençlik Edebiyatı ve Örnekleri” konulu söyleşiye çok sayıda öğrenci katıldı.

Prof. Dr. Necdet Neydim, “Çocuk Kitapları Fuarını ilk olarak 2001 yılında Mehmet Eriş Başkanıma benim önerimle hayata geçmişti. 10 yıl boyunca devam etti ama daha sonralarında düzenlenmedi. Mehmet Başkanımla İstanbul’da bir fuarda karşılaşmıştık orada yeniden canlandırsak nasıl olur demiştim. Onayıyla yeniden harekete geçirmiş olduk. Benim bunu önerme nedenim sadece çocuk edebiyatıyla ilgilenmem ya da Ödemişli olmam değil, hep söylerim İtalya’da Bolonya diye bir kasaba vardır. Orada her yıl Uluslararası Çocuk Kitapları Fuarı yapılır ve Dünya’nın dört bir yanından yazarlar, yayıncılar, çizerler, akademisyenler o alanla ilgilenen herkes bir araya gelir söyleşi, konferans ve ticari alışverişini yaparlar. Diliyorum ki yakın bir zamanda Ödemiş’i de öyle bir sürecin içine sokalım çünkü Ödemiş, Bolonya’dan daha güzel hem tarihi hem coğrafi olarak muhteşem bir yer eğer bunu yapabilirsek kültür başkenti olma sürecine girebiliriz”
“En son yazdığım eserimde bir zeytin ağacının öyküsünü yazdım. Ödemiş’te bir zamanlar pejmürde bir biçimde, yırtık pırtık elbiselerle, çıplak ayaklarla dolaşan, lokantaları dolaşarak yiyecekler toplayıp etraftaki köpekleri besleyen, ağaçta yatıp uyuyan bir Bozdağlı Ahmet vardı. Ödemişliler ona ‘Tarzan’ derdi. Onunda kahramanı olduğu bir kitabım var çünkü onu şu bağlamda seviyorum; Ödemiş’te bulunan 900 yıllık bir zeytin ağacının yerinden koparılıp, Antalya’ya EXPO Fuarının yapıldığı otelin önüne dikilmesi benim yüreğimi yaktı. Ona çok üzüldüm gerçekten, şimdi yeniden zeytin konusu gündeme gelmiş ve insanlar zeytinlerini korumaya çalışıyorlar. O kitabı o bağlamda önemsiyorum ve orada o Ahmet büyük büyük dedesinin doğayı seven, hayvanları seven bir dev olarak gidiyor ve o ağacı dikildiği yerden eski yerine geri getiriyor. Gerçekleşir mi bilmem ama bunu düşlemek bile çok farklı diye düşünüyorum” dedi.