Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Prof Dr. Kamil Okyay Sındır, CHP Ödemiş İlçe Başkanlığını ziyaret etti.
CHP Ödemiş İlçe Başkanı Hamdi Halis, “Bugün ilçe binamızda bölge milletvekilimiz Kamil Okyay Sındır’ı ağırlıyoruz. Biliyorsunuz ülkemizin çok ciddi problemleri var. Bunlardan bir tanesi enerji, işsizlik ve diğer problemlerde bunları peşin sıra takip ediyor. Ama bölgemizin en önemli sorunu tarım kenti olduğumuz için tarım ve hayvancılık, Kamil Bey bu konunun üstatlarından biri sayılır” dedi.
CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, “Öncelikle Ödemiş’te olmaktan mutluluk duyuyorum. Bu bölge İzmir’imizin göz bebeği Küçük Menderes Havzası’nın kalbinde olan bir bölge ve bizimde Cumhuriyet Halk Partisi olarak özen gösterdiğimiz gerek İzmir Büyükşehir Belediyemizin gerek ilçe belediye başkanımızın yatırım anlamında gerçekten önem ve değer verdiği çok özel bir bölge, ülkemiz cumhuriyet tarihinin en ağır en zor döneminden geçiyor. Koşullar gerçekten çok ağırlaştı. Bütün sektörler itibariyle ülke ekonomisi açısından sosyal, kültürel durumu açısından ve aynı zamanda ekonomik açıdan da vatandaşın gittikçe derinleşen yoksulluğu, yoksunluğu bunların temel sebeplerini de biliyoruz. Türkiye’nin demokrasiden gittikçe uzaklaşan ve bununla beraber paralel yürüyen adalet anlayışından gittikçe uzaklaşan bir ülke olması tek adam rejimiyle bir kişinin iki dudağı arasında ülkenin her konuda idari, mali, ekonomik, sosyal, kültürel her alanda bir kişinin duygularına, hislerine bırakılmış ülke konumundayız ve bunun sonuçlarını da yine her alanda görüyoruz.
Ödemiş Türkiye’nin önemli tarım bölgelerinden bir tanesi, şu an tarımda işler iyi gidiyor diyen bir kişiyi bulamazsınız ülkede gerçekten çok zor çok ağır şartlar altında üretici toprakla, hayvanıyla nerdeyse bağını koparmak üzere, koparan çok Türkiye tarım topraklarının yaklaşık olarak 33 milyon dönüm yani 3.3 milyon hektar bugün Trakya bölgesinin yüz ölçümünün iki katı kadar olan bir alan Türkiye coğrafyasında tarım dışında kullanılmıyor. Ekilebilir, dikilebilir, nitelikli, verimli tarım toprakları boş ekilmiyor biçilmiyor. Bunun temel nedeni de tarımın yaşadığı sorunlar çiftçinin yaşadığı sıkıntılar. Üreticimizin resmi kayıtlı kamu bankalarına, özel bankalara, tarım kredi kooperatiflerine borcu 220 milyar lirayı bulmuş durumda bunun dışında akaryakıt istasyonuna, ilaç gübre bayisine hatta tefeciye olan borcunu da katarsanız 270 milyarların üzerinde bir borç yükü altında üretim sürdüremez halde. 2016 yılında çıkartılan tarım kanunu bizimde Cumhuriyet Halk Partisi olarak destek verdik. Tarıma verilmesi gereken destekleme gayri safi yurtiçi hasılatın en az yüzde biri olmak zorunda oysa bakıyoruz ki bu kanun çıktığından bugüne kadar o yüzde birlik kısmın yarısı bile tarıma destekleme edilmemiş durumdaki onun muhasebesini yaptığımızda kanun emrettiği desteklemenin altında kalan miktar yaklaşık 270 milyar lira yani devletin kanundan gelen üreticiye borcu var. Bütün girdi maliyetleri ve ürününü piyasaya pazara sunmak isteyen üretici sahipsiz bırakıldığı devletin yanında olmadığı üretici çaresiz bir şekilde maalesef ürünlerini de ederinin çok altında vermek zorunda kalıyor. Bu üretim sürdürülebilir üretim değil. Türkiye’de gıda sorunu hem üretim girdilerinde eksik uygulamalar nedeniyle hem de üretimden gittikçe üreticinin üretimden kopuyor olması nedeniyle ciddi bir sorun olarak önümüzde Ödemiş’te bu sorunu aşa bilmenin yerelde özellikle büyükşehir belediye başkanımız Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” anlayışıyla bölgemize yaptıkları destekten ilçe belediyelerimiz sayın Mehmet Eriş’in bölge üreticisinin yanında olup onun derdine derman olma çabası bir nebze olsun Ödemiş çiftçisini ayakta tutabiliyor ama sürdürülebilir bir durum değil. O nedenle Türkiye’de hem iktidarın hem sosyal hem kültürel toplumsal barış adına ekonomimiz adına ülkenin aydınlık geleceği adına Türkiye’nin içine sürüklendiği karanlıktan çıkışı umudu olarak Cumhuriyet Halk Partisi ve onun birlikte içinde yer aldığı millet ittifakının önümüzdeki çok kritik dönemde bu süreçte halkımızın teveccühü ile iktidarı mutlak görünüyor. Biz hep söylüyoruz erken seçim diye aslında elzem seçim, hem devletimizin bekası için hem ülkemizin huzuru ve refahı için bu seçimin en kısa sürede yapılması gerekiyor. Diyelim ki zamanında yapıldı en azından ilk fırsatta bu anti demokratik toplumda huzur ve refahı ortadan kaldıran siyasal iktidarın gitmesi gerekiyor. Ben inanıyorum, biliyorum, görüyorum ki anketler bunu gösteriyor. Ödemiş halkıda bu anlamda gereğini sandıkta yerine getirecektir. Türkiye aydınlık güzel günlere kavuşacaktır. Tabi bunun temel sebebi de demokrasi ihtiyacı, adalet ihtiyacı zaten bu temel unsurlar üzerinde bir araya gelen altılı masa ve siyasi partiler Türkiye’ye en kısa sürede daha ileri daha güçlü parlamenter demokratik sistemi bu tek adam rejiminden ülkeyi kurtararak yeniden özgürlüğe demokrasiye adalete kavuşturacağımıza inanıyorum. Partilerimiz, örgütlerimiz ve ilçe başkanlarımız bu anlamda son derece aktif ve yoğunlar, sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu her Salı başka bir ilde başka bir kentte milletvekillerimizle grup toplantılarını sürdürerek çalışmalarımızı yürütüyoruz. Geliyor diyoruz gelmekte olan, Türkiye’nin buna ihtiyacı var” dedi.
