15 Mayıs 1919 tarihinde, İzmir’in işgal edilmesinin ardından Yunan işgali, hızla bölgede yayılmıştı.
Batı Anadolu’daki Yunan işgaline karşı Türklerin, Milli Mücadeleye yol açan ilk örgütlü direnişi Küçük Menderes’te kendini göstermiş ve söz konusu mücadelenin kıvılcımı
“İlk Kurşun Tepesi’nde” yakılmıştı.
BAYRAĞIN HİKÂYESİ
İlkkurşun Sergimizde yer alan mili mücadele dönemini yansıtan en anlamlı eserimiz Serter ailesi tarafından bağışlanan Türk bayrağıdır.
1919-1922 yılları arasındaki işgal döneminde Yunan subayları, Türk bayrağının
yapımında kullanılan kırmızı kumaşın satılmasını yasaklamışlardı. Manifaturacılık ile uğraşan Serter ailesinden Tevfik Fikret Bey, koynunda saklayarak getirdiği kırmızı kumaş parçalarını annesi Emine Hanım’a getrirmiştir. Otel’in eski sahiplerinden Hacı Hüseyin Serter’in annesi Emine Hanım 8 Eylül Akşamı 16 yaşındaki oğlu Tevfik Fikret Bey’in de yardımıyla kandil ışığında önce kırmızı kumaşları birleştirmiş; ardından çarşaf bezinden kestikleri bir ay-yıldızı kumaşa ekleyerek gözyaşları içinde bayrağı tamamlamışlardır.
Bu bayrak, muzaffer TBMM ordularının İzmir’e girdiği 9 Eylül 1922 Günü Manifaturacılar Çarşısının (Şimdiki Mimar Kemallettin Caddesi) girişine asılmıştır.
Sergimizde bulunan diğer etnografik eserler ise Yunan Ordusu’ndan kalma Bando Takımı, savaşta kullanılan teçhizatlar, Rum kadınlardan kalma haçlar, kolye uçları, Osmanlıca ve Grekçe İnciller, Buhurdanlık, Milli Mücadele’den kalma Kalpak, İzmir’in işgaline tanıklık etmiş İtalyan ressam Vittoria Pisani’ye ait işgali anlatan tabloların kopyaları yer almaktadır.